| # taz.de -- İşsiz gazeteciler: Bu bir basın özgürlüğü yazısı değildi… | |
| > Bu ülke kendinize üzülmenize izin vermiyor. Sizi “beterin beteri“yle | |
| > sınıyor. Alles inklusive! | |
| Bild: Beterin beteri var: Ankara, Ekim 2015'de | |
| [1][Für die deutschsprachige Version dieses Beitrags klicken Sie bitte | |
| hier.] | |
| Türkçe’de “Beterin beteri var“ lafı, çokça naftalin kokan, “Her ş… | |
| sağlık, eğitim şart“ kadar büyükanne cümlesi. Gerçekliğe işaret | |
| etmediğinden değil aslında… Kötü haberlerin ardından gelen daha kötü | |
| haberler, sizi tuhaf bir şekilde iyi hissettiriyor. Hele bu Türkiye’de. | |
| Söz, açıklayacağım. | |
| İnsan, kendi kişisel tarihindeki en önemli sıkıntıları yaşarken, “Dah… | |
| olabilir ki. Beni artık kesseler acımaz“ kıvamına geliyor. Derdinizi | |
| duyunca “Beterin beteri var“ diye sizi teselli etmek isteyenlere, “İlle | |
| kafama MİT tırları mı düşecek?“ diye çıkışmamak zor oluyor. Ama ki�… | |
| kendini tekzip etmesi, inanın çok zaman almıyor. | |
| Saray’ın 7 Haziran sonrası “Bunu vallahi saymam, yeniden sandığa bekler… | |
| Yengeniz size tek parti iktidarı yapacak“ ısrarıyla seçimlerinin | |
| yenilenmesine birkaç hafta kalmıştı. İki seçim arasında bine yakın | |
| insanımız ölmüş, kaldırdığımız cenazeler yetmiyormuş gibi “koalisy… | |
| kâbusu“ rüyalarımızda bize fenalıklar yapmakla meşguldü. Kaç kış bo… | |
| beklediğimiz ama bir türlü gelmeyen komünizm öcüsü, koltuğunu koalisyon | |
| olasılığına devretmişti. | |
| 9 Ekim Cuma. İlle yenilensin denen seçime 3 hafta var. Akşamüstü. O dönem | |
| çalıştığım kurumun yöneticisi, “Bülentcim senin yayınların malum ç… | |
| sıkıntı yaratıyor, seni biraz korumaya almamız lazım. 1 Kasım’a kadar … | |
| dinlen“ dedi. Açıkçası beklemediğim bir şey değildi ama epey üzülmü… | |
| Seçim yaklaşırken aktif gazetecilik yapamayacak olmak canımı çok sıkmı�… | |
| Zor geçen bir geceydi, ertesi sabah görece daha iyi uyandım. Sevgilimle | |
| kendimizi sokağa attık. Kesilmeyen “Geçmiş olsun“ telefonlarının aras… | |
| kahve içmek, bienal gezmek iyi gelecekti. Yürüyüşe kahve molası vermek i�… | |
| oturduğumuz mekanda, telefonumun ekranına düşen SMS, kendi sıkıntımı uz… | |
| bir toz zerreciğine çevirmişti: “Ankara’da canlı bomba saldırısı: 10… | |
| Bu ülkenin kanlı tarihi ne zaman bir kitabın artık son sayfası olacaktı? | |
| Kendi sıkıntımı unuttum haliyle.. Ankara’dan detaylar geldikçe öfkem | |
| dalgalanıyordu. Gazetecilik yaparken yedek kulübesine alınmak mı? Umurum | |
| değildi o an itibariyle… Zorunlu bir mola iyi bile gelebilirdi. Ege | |
| yollarında kısa bir tatil. Seçimden sonra gazeteye geri dönüş.. Daha az | |
| çalışma, daha az sorumluluk. Evet yoğunluğum azalmış, mutlu mutlu işe g… | |
| geliyordum. | |
| Koalisyon öcüsünün can verdiği, muktedirlerin de yüzünün güldüğü g�… | |
| Kasım ayının sonları.. Akşamüstü gazeteden çıkmaya hazırlanırken, bi… | |
| hafta önce “dinlen biraz“ diyen yöneticim kahveye çağırdı odasına. K… | |
| epey acıydı: “Artık seni koruyamayacağız…“ | |
| İçerledim, ama canımın çok sıkılmasına izin vermeden eşyalarımı topl… | |
| 19 yıl çalıştığım kurumda çok da eşyam yokmuş açıkçası. Sonra sev… | |
| “Bana bir süre bakar mısın“ telefonu… Yağmurlu bir İstanbul’dan eve | |
| ışınlandım. Aradaki “geçmiş olsun“ telefonları dışında huzurluydu… | |
| Şeytan dürttü bir an -ya da huzur mu fazla geldi ne- twitter’daki hengameye | |
| göz atayım dedim. Ekranın ilk satırlarındaki “Adalet Sarayı’ndayız. … | |
| Dündar ve Erdem Gül içeride ifade veriyor. Bir avuç insanız…“ mesajın… | |
| gördüm. Hayatımda hiçbir yol o kadar uzun, yağmur nedeniyle tıkanan trafik | |
| hiçbir zaman o günkü kadar yoğun gelmedi. Bir Saray’dan yükselen cümleyi | |
| emir telakki eden bir başka Saray’ın 7. katında, Türk bürokrasisinin | |
| değişmeyen floresan aydınlığında (!) bulduk kendimizi. | |
| Malum sona, adalet süsü vermek izin uzatılan duruşmalardan biriydi. | |
| Koridorda bekleyen bizlerin alınmadığı salondan yükselen çığlıklar hay… | |
| alamet değildi elbette, onları tutukladılar. Arkadaşlarımızı bize | |
| göstermemek için arka kapıdan çıkardılar. Ve bize düşen dişlerimizi s�… | |
| homurdanarak adliyeyi terk etmek oldu. | |
| Başlıkta uyarmaya çalıştım, “Bu sadece bir basın özgürlüğü yazıs… | |
| diye. Nitekim olmadı da, kişisel tarihimin kısa bir kesiti vardı fonda.... | |
| Ama bu ülke de bildiğiniz ülkelerden biri değil. Kendinize üzülmenize izin | |
| vermiyor. Size kendi acınızı yaşatmıyor. “Beterin beteri“yle, başka | |
| acılarla sizi sınayarak size kendinizi mutlu hissetme fırsatı tanıyor. | |
| Alles inklusive! | |
| 3 May 2016 | |
| ## LINKS | |
| [1] /Pressefreiheit-in-der-Tuerkei/!5299169 | |
| ## AUTOREN | |
| Bülent Mumay | |
| ## TAGS | |
| taz.gazete | |
| Pressefreiheit in der Türkei | |
| Hürriyet | |
| ## ARTIKEL ZUM THEMA | |
| Deutsch-türkische Sonderausgabe: Für die Pressefreiheit und ihr Gemüse | |
| Die taz hat am Tag der Pressefreiheit die türkisch-deutsche Sonderausgabe | |
| am Maybachufer verteilt. Die Resonanz: eher durchmischt. Ein Besuch | |
| Pressefreiheit in der Türkei: Unfreiwillig auf der Ersatzbank | |
| Der Autor war Leiter von Hürriyet Online, der reichweitenstärksten | |
| Nachrichtenseite des Landes. Jetzt ist er arbeitslos. |